Gizlilik Tercihleri

Websitemizde, içeriğin tarafınıza sağlanması ve performansın optimize edilmesi için gerekli olan çerezler kullanılmaktadır.

Daha fazla bilgi için lütfen Gizlilik Politikamıza göz atın.


Analitik Çerezleri

Bu çerezler tarayıcı alışkanlıklarınız ile ilgili bilgi toplar ve ziyaretçilerin ilgi alanlarını tespit etmek için kullanılır. Bir web sitesini ziyaret ettiğinizi hatırlar ve bu bilgiyi diğer kurum ve kuruluşlar ile paylaşabilir. Bu şekilde, size ve ilgi alanıza giren bilgilerin size ulaşmasını sağlar.

:


Kırk Yıl Hatırı Olan Bir İçecek: Kahve... Ama Yine De Tüketiminde Dikkatli Olmak Gerek

Dünyanın en popüler içeceklerinden biri olan kahvenin, aşırıya kaçılmadığı sürece sağlığımıza olan faydaları saymakla bitmiyor. Yapılan birtakım çalışmalar ise, bazı sağlık sorunlarını kahve tüketimiyle ilişkilendiriyor. Uzmanlarsa günlük tüketilen kahve miktarının maksimum üç fincan olması gerektiğini ifade ediyor. Bu sınırda kalmazsanız nelerle mi karşılaşabiliyorsunuz; kalp problemlerinden doğurganlığı azaltmaya kadar pek çok olumsuz etki yaratabiliyor.

Tarihi 8. yüzyıla dayanan, dünya üzerinde 50' den fazla ülkede yetiştirilen kahve, nesiller boyunca pek çok kültüre etki etti. Afrika, Güney Amerika ve Güney Asya gibi tropik ülkelerde yetişen coffea arabica, coffea caneford gibi kahve ağaçlarının tohumlarından elde eden kahve, bugün tüm dünya tarafından günün hemen her saati sevilerek tüketiliyor. Çayı çok seven bir kültüre sahip olsak da bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır diye atalarımızdan yadigar sözlerimiz de vardır. Üstelik yeni nesil kahve üretim ve tüketimiyle son 10 yılda kahveyle olan ilişkimiz daha da sıkı oldu.

 

Tüketimi bu kadar artınca faydaları ve hastalıklar üzerindeki etkileri konusunda bilimsel araştırmalara sıklıkla konu olmaya başladı. Uzmanlar kahvenin kafein haricinde yaklaşık 400 kimyasal, eser miktarda antioksidan ve niasin, mineraller, tanen ve karamelize olmuş şeker içerdiğini söylüyor, içerdiği bu besin öğeleri sayesinde sağlık üzerinde birçok olumlu etkiye sahip olduğunu da belirtiyorlar.

 

Kahve içeriğindeki kafein sayesinde enerji düzeyini yükseltip gün içerisinde hissedilen yorgunluğu önleyebildiği gibi zihni açarak iş verimliliğini ve konsantrasyonu artırmaya yardımcı oluyor.

 

Beyindeki bu etkisi sayesinde aynı zamanda ruh halini, hafızayı, reaksiyon süresini ve genel anlamda bilişsel fonksiyonları iyileştirdiğini gösteren pek çok bilimsel çalışma da mevcut. Yapılan bir çalışmaya göre kahve, yaşlı bireylerin daha hızlı düşünmesini sağlamakta ve hatırlama yeteneğinin artmasına yardımcı oluyor. 80 yaşın üstündeki kadınlarla yapılan çalışma, önceden kahve tüketimi olan kişilerin mental fonksiyon testlerinde daha iyi performans gösterdiklerini ortaya çıkartıyor. Küçük çapta yapılan bir başka araştırmada ise günde 3 fincan kahve tüketmenin alzheimer hastalığı gelişim riskini %60 oranında azalttığı tespit ediliyor.

 

Kahvenin en çok bilinen özelliklerinden biri de yağ yakımına yardımcı olması. Vücutta bulunan yağların parçalanmasına ve yağ asitlerinin enerji üretimi için kullanılmasını destekler. Ayrıca kalori içermediği için özellikle ağırlık kaybı diyetlerinde tüketilmesi önemli bir avantaj sağlamaktadır. Bunun yanı sıra kafein içeriği sayesinde adrenalin hormonunun üretimine önemli bir katkı sağlar.

 

Bu hormon vücudu fiziksel performansa hazırlar. Enerji düzeyini de artırdığı için kahvenin fiziksel performansı artırması da kaçınılmazdır. Bunlarla birlikte yüksek antioksidan içeriği sayesinde düzenli olarak kahve tüketen bireylerde karaciğer kanseri ve kolorektal kanser türleri başta olmak üzere birçok kanser türüne yakalanma riskinin önemli ölçüde azaldığını gösteren bilimsel araştırmalar mevcuttur. Hücre yapısını koruyarak kontrolsüz çoğalmayı önleyen kahvenin, aynı zamanda diyabet ve kardiyovasküler hastalıklardan korunmaya yardımcı olarak yaşam süresini artırdığı da bilinmektedir.

 

Her şeyde olduğu gibi kahvenin de önerilerin üzerinde tüketilmesinin bazı sağlık sorunlarına yol açabileceği uzmanlarca belirtiliyor. Kahve fazla tüketildiğinde kalp problemleri, hipertansiyon, kemik kaybı, artan idrar çıkışı, uyku problemleri, artan gerginlik ve doğurganlık oranının azalması gibi birçok probleme yol açabilir. Bu yüzden kararında tüketmek önemli. Günlük önerilen kafein alım dozu ise 400 mg. 150 ml kahvenin kafein içeriği kavrulmuş ve öğütülmüş kahve için 80 mg, instant kahve için 65 mg, kafeinsiz kahve için 3 mg, cappuccino için 90 -100 mg kabul edilmiştir. 60 ml exspresso kahve (sade) 100 mg kafein içerir. Bu değerleri öğrendiğimize göre günlük kahve tüketimini maksimum üç fincanla sınırlı tutmak sağlık açısından doğru bir tutum olacaktır.